Bir Bütüncül Gelişim Kılavuzu Olarak Mesnevi

Mevlânâ Celaleddin-i Rûmî, Anadolu’da yedi asır önce yaşamış olsa da, bugün de evrensel yol göstericiliğini ve yaşam kılavuzluğunu sürdürüyor. Bunu, adeta bir bütüncül gelişim kılavuzu olan Mesnevi adlı şaheseri ile yapıyor. O, yaşadığı dönemde,
“Bizden sonra Mesnevî rehberlik edecek ve arayanlara doğru yolu gösterecek; onları yönetecek ve onlara önderlik edecektir.” demişti.
İşte, Mevlâna’nın ölümünün üzerinden geçen bunca zamana rağmen bu söz hâlâ geçerliliğini sürdürmektedir.

Mevlananın Dilinden Mesnevi
Mesnevi kitaptan da öte bir şey, insanın hayatının orta yerine konan, onu her yönden saran, bilim ve gönül kanatlarıyla uçuran gerçek bir uçuş pisti… Mevlânâ bu gerçeği daha o günden şu sözlerle çarpıcı bir şekilde vurguluyor:
“Ben Mesnevi’nin şiirini insanlar üzerlerinde taşısınlar, tekrarlasınlar diye değil, bu kitabı ayaklarının altına koysunlar ve onunla uçsunlar diye söyledim.”
Mevlana, “aklını başına al da bir olgunluk elde et; et de başkalarının olgunluğu yüzünden gama düşmeyesin!” diyerek, bizleri vakit varken kendimizi tanımamız ve geliştirmemiz için bedensel, zihinsel, duygusal ve ruhsal olgunlaşmaya götüren bütüncül gelişim yoluna çağırır.
Mevlânâ, Mesnevi’nin bu yöndeki etkisini ve yol göstericiliğini bizzat vurgulamaktadır:
“Hiç kuşkusuz Mesnevi temizlenmiş kişiler için gönüllere şifadır, üzüntüleri giderir .”
“Gönülleri temiz insanlardan, gerçeği sevenlerden başkalarının Mesnevi’ye dokunmalarına izin yoktur.”
“Ruhların aydınlanmasına, parlamasına sebep olan Mesnevi…”
“Ormanda ağaçlar kalem olsa, deniz de mürekkep olsa, yine Mesnevî’ye son yoktur.
Dünya var oldukça, insanlar yaşadıkça, Mesnevî’nin şiiri de yaşar durur, okunur, zevk alınır.”
“Yetmiş iki millet sırrını bizden dinler. Biz, bir perde ile yüzlerce ses çıkaran bir NEY’iz.”
“Bu kitap, masal diyene masaldır; fakat bu kitapta halini gören, bu kitap vasıtasıyla kendini tanıyan, anlayan da er kişidir.”
Yedi asırdır, Mesnevi hiç eskimedi. Günümüzde tüm dünyada daha da ilgiyle okunuyor. Yeni yeni alanlarda, bilimlerde ilham kaynağı oluyor. Adeta Mevlana’nın şu sözleri gerçekleşiyor:
“Kitabımızdan bir yaprak okusan,
Ebediyen hayran kalırsın,
Hem de ne hoş hayranlıktır o hayranlık.
Bir solukçağız olsun gönül dersine otursan…
Üstadları bile dersine diz çöktürür,
Onları bile okutursun.”

Mesneviye Olan İlginin Nedeni
Mesnevi, yazıldığı Farsça’dan, en fazla çevrildiği ve açıklandığı Türkçe’den çok İngilizce’de satıyor. Niçin? Cevabı ünlü hukukçu ve devlet adamı Ahmed Cevdet Paşa veriyor: “Her devrin bir dili vardır, Mesnevi her devrin dilidir.”
Mesnevi, insandaki değişmeyen öze hitap ediyor. Hem makrokozmoz (büyük evren) hem de mikrokozmozdaki (küçük evren yani insan) hayatiyetin, değişim ve gelişimin enerjisi aşkı harekete geçiriyor.
Şair ve düşünür Sezai Karakoç’un anlatımıyla, “Mesnevi’yi okumaya başlamak, onunla hemhal olmak, yıllar yılı onunla yoğrularak, bir değişim sürecine girmek ve onu yaşamaktır.”
Kabir Helminski Batı’da Mesnevi başta olmak üzere Mevlana’nın eserlerine olan büyük ilgiye şöyle dikkat çekmektedir: “Amerika’da son yirmi yılda Mevlânâ’nın popüler olması gibi olağanüstü bir olayın açıklanması gerekiyor. Ben bu konuda bir yayıncı ve çevirmen olarak konuya ilginin sürekli olarak arttığını görüyorum. Onun çevrilmiş eserleri diğer şairlerin eserlerinden çok daha fazla satılıyor ve daha önce şiir ve ruhani konularla ilgilenmeyenler bile, onun eserlerini okumaya başladılar. Onun eserleri yalnızca sufilik konusunda çalışan yazarları değil, psikoloji, sağlık, bilim ve yönetim gibi konularda yazanları bile ilgilendiriyor. Nasıl olduysa Mevlânâ Batıda ruhani konularda bilinçaltındaki özlemi de dillendirdi. Mevlânânın eserleri hakkında ilk kitabını alan bir Hristiyan rahibe, “Yıllarca okudum, eğitim gördüm, ama böyle bir kitabı bulup okuyamadığıma şaşıyorum.” Demiştir. Bir şair bana şöyle yazdı. “Yıllardan beri şiir okurum ama henüz Mevlânâ’ya hazır olamamışım. Şimdiye kadar beni bu kadar derinden etkileyen yazılara rastlamadım.”

Kişisel Gelişimin Ötesi
Mesnevi, sözleri günümüz terminolojisi ile bağdaştırıldığı zaman, onun insana bakış açısının çok yönlü, çok disiplinli ve evrensel olduğu görülür. Bu bağlamda, kişisel gelişim ve iletişim başta olmak üzere, girişimcilik, iyi yönetim, değişim ve zaman yönetimi gibi günümüzde popüler olmuş konulara dair, çağlar öncesinden bizlere çarpıcı öğütler de vermiştir. Anılan alanlarda şaşırtıcı bir derinlik, zenginlik ve öngörüye sahiptir. Özellikle Mesnevî’de mesajlarını hikâyelerle ileten Mevlâna, aynı zamanda büyük bir yaşam deneyimi ile bireysel ve ruhsal gelişimin temel ilkelerine de değinir. Bu açıdan günümüzde büyük rağbet gören gelişim uzmanlarının geliştirdiği tavsiyelerden daha etkililerinin Mesnevi’de olduğu görülür.
Günümüzde, Mesnevi’nin kılavuzluk ettiği bütüncül gelişim yolculuğu, bugünün dünden daha iyi olması, her gün giderek gelişme ve olgunlaşma sürecidir. Çünkü Mevlânâ’nın benzetmesiyle, “Meyvenin günden güne daha tatlı olması lazım.”

Mesnevi Hikayeleri
Mesnevi’de yeralan hikayeler üzerinde düşünmek, bütüncül değişim ve gelişim bağlamında büyük önem taşır. Zira Mesnevî’de anlatılan hikâyeler sadece kuru birer hikâye değildir. Burada aktarılmak istenen bilgelikler vardır. Hissettirilmek istenen bir ruh vardır. Hikâyeler bu ruh için kurgulanır. Bu nedenle Mevlânâ,
“Kardeş, hikâye bir ölçeğe benzer. Gerçek mana içindeki taneye… Akıllı kişi anlam tanesini alır; ölçek var mı, yok mu ona bakmaz.” “Bu hikâye değil, kendine gel! Bizim ve senin bugünkü halimizdir, dikkat et!” buyurur.

Sonuç
Çağımızda, gelişim, değişim ve dönüşüm vadeden sayısız yol ve teknik bulunmaktadır. Ama Mevlânâ sizi, bu alanda en etkili, dengeli, aynı zamanda hem insan doğasına, hem de inanç ve kültür temelimize en uygun yola çağırıyor:
“Haktan baş çektin gittin amma bir yol bulabildin mi hiç? Yola gel sersemce kaybolup gitme.”
Bu rebabın sesi neler söylüyor, bilir misin? Arkamdan gel de yolu öğren diyor.”
Mahmut Erol Kılıç’ın çarpıcı benzetmesiyle, “Mevlânâ bir zirvedir. Bu zirvelere çıkabilen bireyler ve toplumlar yükselirler.” Bu zirveyi hedefleyenler için en kestirme yol ise Mesnevi’nin okunup anlaşılmasından geçmektedir.

Kaynakça
Eva De Vitray-Meyerovitch, Islam, l’autre visage, Albin Michel, Paris 1995 (Tercümesi: İslamın Güler Yüzü, Şule Yayınları, 8. baskı, İstanbul 2005.)
Eva De Vitray-Meyerovitch / Djamchid Mortazavi, Mathnawi, La quête de l’absolu, édition du Rocher, Paris 2004.
Hatice Sedef Ergül, Bütüncül Gelişimin Anahtarı Mevlana Yolu, Akçağ yayınları, Ankara 2010.
Kabir Helminski, Mevlânâ Felsefesi, Pegasus Yayınları, İstanbul 2007.
Şefik Can, Konularına Göre Açıklamalı Mesnevî Tercümesi, Ötüken Yayınevi, İstanbul 2003.
Sezai Karakoç, Mevlânâ, Diriliş Yayınları, 2. baskı, İstanbul 1999.

“Bir Bütüncül Gelişim Kılavuzu Olarak Mesnevi” için bir yanıt

  1. Esselamu aleykum,öncelikle ellerinize ve yüreğinize sağlık.Şu an trt1 de olimpiyatlarda semazenleri seyrediyorum.Ve güzel bir şiir Mevlanadan;Sizlerle paylaşmak istedim.Selam ve dua ile…

    ETME!
    Duydum ki bizi bırakmaya azmediyorsun etme
    Başka bir yar başka bir dosta meylediyorsun etme

    Sen yadeller dünyasında ne arıyorsun yabancı
    Hangi hasta gönüllüyü kasdediyorsun etme

    Çalma bizi bizden bizi gitme o ellere doğru
    Çalınmış başkalarına nazar ediyorsun etme

    Ey ay felek harab olmuş alt üst olmuş senin için
    Bizi öyle harab öyle alt üst ediyorsun etme

    Ey makamı var ve yokun üzerinde olan kişi
    Sen varlık sahasını öyle terk ediyorsun etme

    Sen yüz çevirecek olsan ay kapkara olur gamdan
    Ayın da evini yıkmayı kastediyorsun etme

    Bizim dudağımız kurur sen kuruyacak olsan
    Gözlerimizi öyle yaş dolu ediyorsun etme

    Aşıklarla başa çıkacak gücün yoksa eğer
    Aşka öyleyse ne diye hayret ediyorsun etme

    Ey cennetin cehennemin elinde olduğu kişi
    Bize cenneti öyle cehennem ediyorsun etme

    Şekerliğinin içinde zehir zarar vermez bize
    O zehiri o şekerle sen bir ediyorsun etme

    Bizi sevindiriyorsun huzurumuz kaçar öyle
    Huzurumu bozuyorsun sen mavediyorsun etme

    Harama bulaşan gözüm güzelliğinin hırsızı
    Ey hırsızlığa da değen hırsızlık ediyorsun etme

    İsyan et ey arkadaşım söz söyleyecek an değil
    aşkın baygınlığıyla ne meşk ediyorsun etme

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir